Çeviri

Sayfalar

Kirpik Diplerim Ağrıyor!


Hayatımızın pek çok döneminde karşılaştığımız bir problem… Karşımızdaki insana anlayacağını ümit ederek bir şeyler anlatırız. Ama hiç de düşündüğümüz gibi olmaz. Boş bir surat ifadesiyle bize baktığını ve meseleyi hiç anlamadığını fark ederiz.

Neden böyle bir tepkiyle karşılaştığımızı da anlayamayız.

Onun iyiliği için söylüyorum ama hiç kulak asmıyor, deriz 

Deneyimsel Öğreti der ki, insanların düşüncelerini kontrol eden isteklerini bilmeniz gerekir. Hangi konuda istekleri çoksa ona laf anlatamazsınız.

·        Buna ne söylesem boş…

Bir insan bir şeyi aşırı istiyor, diğeri de ona defalarca diyor ki “Yapma” O başka bir şey istiyor, diğeri bambaşka. Sizce bu muhabbet kaç bin yıl sürer?:

“Barca’yı alacağım ben”

“Bu Messi hileli, her vurduğu gol olmaz bir adamın ya!”

“Penaltı verdi hakem aha aha aha.”

“Hep aynı kel hakem, böyle iş olmaz yaa! Sen de atacaksan at”

“Oley be gol be gol gol gol! İşte gol gol gol!”

“Bağırma dur ya annem duyacak... Al işte duydu”

“Bu ses ne? Yine mi Play station? Önce ders bitecek demedim mi ben size? Bir daha oynamayacaksınız bu mereti, yeter ya!”

İnsanın önce bağırıp tehdit edip sonra vicdan azabı çekmesi…

“Akşam baban eve gelince görürsün, madem öyle; harçlığını kaldıralım da aklın başına gelsin” dedi ve kaldıramadı x 1043. kez.

İşe yaramıyor. Dinleyen yok ki, akıllanan olsa… İnsan çoğu zaman kendi kendine konuşur ama yine de hayalindeki şudur:

“Tamam anneciğim, şimdi bırakıyoruz, bir daha da dokunmayacağım, sen sakın kızma”

Yani, insan hayalinde de konuşur ve bir de insanları kendi istediği gibi konuşturur, gerçekte yapamadığının acısını çıkarırcasına... Gel gelelim işin gerçeğinde her zaman biz haklı olamayacağımız gibi, insanlar da o kadar kolay laftan anlamayabiliyor. Çünkü der Deneyimsel Öğreti, insanlar biz bir şey dediğimiz için yapmazlar. Kendileri yapmaktan hoşlandıkları için yaparlar...

·        Buna söylesem de suç atacak söylemesem de suç atacak...

“İstiyorum ki Faruk da benim için ağlasın, sürünsün bir bir. Bana yaptıkları neymiş O da çeksin, çok şey mi istiyorum? Hiç sevmemiş beni yaa! Çıldıracağım aklıma geldikçe!”

“Dur ne oluyor yahu, sakinleş”

“Bir an önce o günler gelsin istiyorum, ne sakinleşmesi, ama yokk o görecek gününü. Görür değil mi? Sen de bir şey söyle; öylece bakıp duruyorsun. Bir suçum var mı benim? Sen şahitsin olanlara”

“Beni sevmemiş hiç, diye yakınıyorsun da sence sen sevmiş misin? İnsan sevmiş olsa sürünsün ister mi?”

“Bu mu şimdi anladığın, sen git anca onun tarafını tut! Beni kimse anlamasın zaten”

Egonun bağımlı olduğu için yaptığı hırsı insan bazen sevgiyle karıştırır. “Onun için” dediği şeylerde kendi nefsi için yapıyordur. Neden mi? İnsan kendi ihtiyacının karşılanmasını istiyordur.

Peki, toparlanması ile ilgili kendisinin derdi olmayan bir insan için, senin bir derdin varsa... “Şu an yanlış kapıyı zorluyorsun” der Deneyimsel Öğreti… Karnı tok olanı ağırlamak zordur.

 


·        Buna söylesem de söylemesem de anlayacak...

“Sabah kalkar kalkmaz internetin başındasın taa ki gece yatana kadar. İnsan banyo yapmaya üşenir mi ya oyun oynayacağım diye, kaldırıyoruz bilgisayarı artık”

Yakıp yıkma dönemine hoş geldiniz… Tüm hırçınlığıyla çocuğunuz Roma’yı yakarcasına tepkiler verecek. Havadan bir şeyler uçuşabilir, sizi tehdit edebilir... Bir daha odamdan çıkmam, yemek yemem, ders çalışmam vb. Odanıza gidip “imdat yangın var!” diye içinizden bağırmak geliyorsa bilin ki yalnız değilsiniz. Tabii ki yılmak yok…

“Ders çalışırsam oynayabilir miyim?”,

“Sana işinde yardım etsem?..”,

“Ödev için bir saat girsem olmaz mı?”

Çocuğunuzun ne denli sıkı pazarlıkçı olduğuna inanamayacaksınız...

Cevap: Tebessümlü hayır 

Eğer sağ salim bu aşamaya gelmişsek “Sen asıl kendine bak!” anlamına gelen her türlü cümle kalıpları bizi bekliyor:

“Bana diyorsun ama sen de elinde telefon sürekli internettesin.”

Baktı ki ümit yok, bu dönemde mırıldana mırıldana laf sokacaktır. Sürekliliğimize gayret...

 Acaba bana özel hoca mı tutsak, anlamıyorum ben bu matematiği”,

“Okanlara gideyim mi ders çalışmaya?” gibi dış desteklere ihtiyaçtan bahsedeceği döneme geldik.

Bazen o dış desteği sizden de isteyebilir:

“Anne performans ödevimi yapalım mı?”

Çocuğun işini kendisinin halletmesi iyi olur bu noktada. Tatlı tatlı:

“Yapamam oğlum”,

“Ama neden?”,

“Bilmiyorum, kirpik diplerim ağrıyor.” “

Ya anne ya!”

Zamanla ona engel olan şeylerin önü kesilince sahip olunan duygu, can sıkıntısı. Her olumlu davranışın altında bir rahatsızlık vardır, der DTÖ. Canı sıkılmıyorsa nasıl üretime geçsin? Baktı ki başka seçenek yok, her yol denendi, anne baba çok net: “O zaman mecbur yapacağız” boyutuna geliyor ve yapmaya başlıyor.

Birden ne oldu? Ne değişti?

İlk başta hedefe direnç göstermişti, şimdi ise hedefi olan bir insana dönüştü. Şimdi buna bir şey anlatılır. Tıpkı Deneyimsel Öğreti’nin de anlattığı gibi, hedefi olmayan bir insana bir şey anlatılmaz. Kendisi yönünü belirlemeli. Bizler ancak hedefe yönünü dönmüş kişilere destek ya da engel olabiliriz.  

O yüzden der DTÖ, bir insan adına hedef belirleyemeyiz sadece şunu yapabiliriz: 

“Senin şifan” der Deneyimsel Öğreti, “çözümün kendisi değil problemin kendisi”

Yeterli derecede problemin varsa zaten zihin çözüm üretmede çok usta.

Bu aşamaya kadar çocuk öz eleştiri yapamaz. Bu aşamada ise “Ben kendime kızıyorum baba, nasıl vaktimi boş şeylere harcamışım.” der, kendini yerin dibine sokar, ve biz hiç bir şey söylemediğimiz halde. O yüzden: 

“Kendi pişmanlığından ötesi birisinin sana söyleyeceği geri bildirimin pek bir anlamı yok. Eğer zaten kendinde nedenler bulabiliyorsan sana birisinin anlatma gereksinimi yok. Eğer birisi anlatmak zorundaysa, senin zaten o bildirimden anlayacak durumun yok. Her hâlükârda geri bildirim zaten geriye bildirmeden pişmanlığı duyan insanlar için geçerlidir”  der Deneyimsel Öğreti…

 

===

 

Deneyimsel Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerle yarını şekillendiren bir gerçeklik ilmidir. Bireylerin problemlerini çözmeleri ve hedeflerine ulaşabilmeleri için ihtiyaç duydukları yöntemleri öğretir.

 

Kim Kimdirİlişkide UstalıkBaşarı Psikolojisi programlarıyla mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara stratejiler sunar.

 

===

 

“Milyarlarca insan içinde, “bir” kişinin ne önemi olabilir ki?

 

Bunun cevabını o “bir” kişiye sorun!”

 

                                                                                      Yahya Hamurcu



You May Also Like

21 comments

  1. Adsız29/10/22

    Netlik oyunu her zaman bozar... emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  2. Adsız29/10/22

    İnsan farkına varmadan ne kadar yoruyor kendisini..

    YanıtlaSil
  3. Adsız29/10/22

    Emeğinize sağlık… Çok çok önemli bir konu da farkındalık oluşturulmuş. Teşekkürler

    YanıtlaSil
  4. Adsız29/10/22

    Çok akıcı çok samimi emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  5. Adsız30/10/22

    Çok güzel olmuş elinize sağlık şu dönemde her anne babanın çocukları İle yaşadığı soruna parmak basılmış ...

    YanıtlaSil
  6. Rabia Bajşi30/10/22

    Insana yaptığı davranışların hangi sonuçlara çıkacağını anlatan ,gerçekliğin yasasını ispat eden DTÖ ,çok güzel stratejiler verilen bir yazı olmuş. Kaleminize sağlık )

    YanıtlaSil
  7. Ayşe Temelci30/10/22

    Bir insanın isteği nasıl yönetilir, bununla birlikte insan nasıl yetiştirilirin yöntemlerini sunan bir makale.

    Kaleminize kuvvet olsun 🕊

    YanıtlaSil
  8. Adsız30/10/22

    Zihinlere sağlık… yine güzel, tadına doyulmaz bir yazı olmuş. Hatırlatmalar İçin teşekkürler… yine, yeniden… 🧡

    YanıtlaSil
  9. Adsız30/10/22

    İlişkilerimizde ustalık konuşmadan yaptırabilmek...

    YanıtlaSil
  10. Adsız30/10/22

    “İstek nerede? Problem orada. Çözüm problemin ta kendisinde…”

    YanıtlaSil
  11. Adsız30/10/22

    Evet söylediklerimizle bir insanı düzeltme ihtimalimiz olmadığını anlıyoruz neden çünkü onun isteği düzelmek değilse boşa konuşmuş oluyoruz güç kaybediyoruz. Çok küçük bir şey yapabiliriz onun düzelmek istemesi için ona verdiğimiz avantajlarını geri alırız. Ve tebessümlü bir hayır ile… teşekkürler:)

    YanıtlaSil
  12. Adsız31/10/22

    İnsan problemi nasıl çözeceğini biri söylesin istiyor. Çünkü kendi problemine çoğu zaman çözüm bulamıyor. Doğru yöntemi öğreneceğimiz insanlara ihtiyacımız var. Başkasının çözümü kısa sürüyor. Sürekli birine sorarak ilerleyemiyoruz. Sokma akıl kırk adım gider, derler. Doğru yöntemi hayatımıza alıp, bir parçası haline getirmeli, problemlerimizi kendimiz çözmeliyiz. Doğru yöntemlerin tavsiye edildiği eğitimleriniz çok faydalı. Teşekkürler.

    YanıtlaSil
  13. Belgin31/10/22

    Net olunca herşey nasıl da değişiyor. Buna o kadar çok şahitliğim var ki.

    YanıtlaSil
  14. Insan konuşarak işleri düzeltebileceğini zannediyor ya,iletişimde düşülen yanılgı.

    YanıtlaSil
  15. Adsız31/10/22

    İnsan birinin eksiğini söylemekte cömertken olumlu yanını söylemekte cimri davranabiliyor.

    İyiliği fark edenlerden olmak dileğiyle…
    Emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  16. Adsız2/11/22

    Emeğinize sağlık🌿

    YanıtlaSil
  17. Adsız3/11/22

    Çok güzel bir ywzi olmuş. Teması bol olsun inşallah

    YanıtlaSil
  18. Fidan7/11/22

    Günümüzde neredeyse her evde yaşanan bir probleme reçete sunmuşsunuz :) netliğini koruyabilenlerden olmak ümidiyle 🙂

    YanıtlaSil
  19. Fidan7/11/22

    Günümüzde neredeyse her evde yaşanan bir probleme reçete sunmuşsunuz :) netliğini koruyabilenlerden olmak ümidiyle 🙂

    YanıtlaSil
  20. Adsız9/11/22

    Zamane çocukları yok, zamane anne babası var..Büyüten değil yetiştirebilenlerden oluruz inşALLAH..Kaleminize sağlık, çok güzel bir yazı olmuş..

    YanıtlaSil
  21. Adsız12/11/22

    Dinlemeyene anlatılmaz...
    Karnı tok olanı ağırlamak zordur...
    Problemini çözmek istemeyene derya deniz çözüm sunsan kendisini çölde zanneder...
    Ellerinzie sağlık 👍

    YanıtlaSil