Az Sonra Ne Olacak Biliyor Musun?
Aylardan Kasım… Güneş ışığını gönderdi ama tam olarak aydınlık yok. Her sabah işe giden milyonlarca insan gibi o da işe gidiyordu. Hani insanoğlu acelecidir ya; o da telaşla işe yetişmeye çalışıyordu.
Yine kafasında sürekli yaşadığı problemler vardı. Çocuğunun
okul masraflarını düşünürken, bir de eşiyle dün akşamki tartışma canını
sıkmıştı. İşe gidince de patronun laf
sokmalarına maruz kalıyordu. Velhasıl, zihni karmakarışıktı.
Bilseydi ki problemlerin çözümü insanın kendinde gizli…
Dertlenir miydi bu kadar? Bilseydi ki insanoğlu
tartışmaya meyilli… Yapılması gereken sadece geri çekilmek… Kafasına bu
kadar takar mıydı?
Harcamalarını planlayabilseydi ve ihtiyaç ile isteklerini daha
iyi ayırt edebilseydi… O zaman, sabit gelirine uygun hareket edeceği için, derin düşüncelere dalmasına gerek kalır mıydı?
İnsan bilmediği zaman, olup bitenleri çok yorucu buluyor.
İşte öyle bir günde; çocuğunun taleplerini ilettiği, eşiyle arasının limoni olduğu… Ayakları geri geri giderken, mecburiyetten
yola koyulmuşken… Dakikalar sonra… Karşıdan karşıya geçerken son bulan bir
yaşam öyküsünün baş kahramanı oldu…
İşte bu kadar kısa süre içerisinde insanoğlunun yaşam
değişimi… Herkesin kaçınılmaz sonucuna götürdü onu. Zaten her yolun sonu buraya çıkacaktı somut
dünyada. Bir somutluğun somut bir bitişi olacaktı.
İnsanı farklı yapan soyutluğu.. Kim bilir belki o da sabah, yolda gördüğü herkese tebessüm etmeye
çalışmış, elindeki simitten birazcık koparıp yerde rızkını bekleyenlere ikramda
bulunmuştu. Gökyüzüne, ağaçlara bakıp, içine huzur doldurmuştu. Kuşların
ahenkli hareketlerinde yaratıcıyı görmüştü belki de...
Kim bilir? Belki böylesi gerçekçi davranışların ardından son
bulmuştu yaşamı… Kim bilebilir ki gerçekten içinde neler olduğunu, ona en yakın olandan
başka.
Kim bilebilir ki neleri beraberinde götürdüğünü ve neleri
arkasında bıraktığını. Yada kim bilebilir keşke biraz daha kalabilseydimlerini
keşkelerini…
Kim bilebilir pişmanlıklarını, öfkelerini, samimiyetini ve
netliğini. O’ndan başka kim bilebilir?
Her yolun sonu O’na çıkarken… İnsan hiç düşünmeden o yolun
sonuna gelebilir mi? Ne yazık ki gelebilir. Hikayenin
kahramanı gerçekten düşünen biri miydi; bilinmez. Sonuna düşüncesizce gelinen
her yol sadece, boşa geçirilmiş günlere şahitlik etmiştir.
Üzücü olan, gidenin bir daha geri gelmeyeceğini bilmek
değildir. Biraz sonra…Çok az sonra, bizim de gideceğimizi bilmemektir… Gideceğimizi ve aslında
vazgeçilmez zannettiklerimizden, bir celsede ayrılacağımızı…
Ey insan,
Az sonra ne olacak biliyor musun?
Deneyimsel Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerle yarını şekillendiren bir gerçeklik ilmidir. Bireylerin problemlerini çözmeleri ve hedeflerine ulaşabilmeleri için ihtiyaç duydukları yöntemleri öğretir.
“Kim Kimdir”, “İlişkide Ustalık”, “Başarı Psikolojisi” programlarıyla mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara stratejiler sunar.
===
“Milyarlarca insan içinde, “bir” kişinin ne önemi olabilir ki?
Bunun cevabını o “bir” kişiye sorun!”
14 comments
Her an herşeyin değişebileceğini unutuyoruz. Sonsuza kadar sürecek miş gibi geliyor . Başlayan herşeyin bittigini gördüğümüz halde .
YanıtlaSilOysa ölümü kabullendiginde insan yaşamaya başlar. Vakti kiymetlenir, hayatını anlamlandırmak la ilgili bir derdi olmaya başlar.
Kısa ya da uzun nasıl yaşadığin önemli?
Elinize sağlık...
Bir somutluğun somut bir bitişi olacaktı...
YanıtlaSilYazıdaki içtenlik insanın kalbine işliyor🍂🍂
Az sonra...insanoglu bunu ara sıra bile aklına getirebilse,nasıl hareket ederdi acaba...
YanıtlaSilİnsanoğlunun yanıldığı nokta... Kalıcı olduğunu zannedip gidene üzülmesi. Oysa hakikaten az sonra arkasından kendiside gidecekken... Herşeyin geçici olduğunu idrak edip bu dünyadaki gerçek amacını yakaladığında insan her iki dünyayı da iyi yaşayanlardan olmaya başlıyor.
YanıtlaSilHayatta herşeyin geçici olduğunu unutup nasılda kök salmaya çalışır insan..
YanıtlaSilHalbuki an meselesi tüm bağlarından kopup ayrılması..
Ne kadar az düşünüyor ne kadar az ibret ( deneyim) alıyoruz..
Oysa her şeyin bir sonu, her sürecin bir sonrası var.
YanıtlaSilHer an hatırlayanlardan olalım 🤲
Kaleminize bereket olsun 🕊🤍
İnsanoğlu problemlerini düşünmekten; doğaya, havaya, yere, kendine, kirpiklerinin her bir tanesine bile bakıp düşünmeyi ihmal etti. Neden çünkü gerçeği değil sahteyi düşündü de ondan... Yüreğinize emeğinize sağlık 🌺
YanıtlaSilEy insan nereden geldin? Nereye gidiyorsun? Peki neden buradasın? Biliyor musun? Keşke bunları düşünsek her sabah uyandığımızda. Herşey nasıl da başka olur değil mi?
YanıtlaSilAz sonra ne olacağını bilememek... Ne güzel ikram...
YanıtlaSilHer daim hatırlayanlardan olabilmek… Bize unutturacak olanların uzağında olabilmek… O gerçekleşecek ve kaçışı olmayan sona güzel yürüyenlerden olabilmek İnşALLAH… Her an karşılaşmamız olası olan, o sonu hatırlatan çok güzel bir yazı… Teşekkür ederiz…
YanıtlaSilÇok anlamlı
YanıtlaSilKaçınılmaz olana en güzel şekilde hazirlanabilmek nasıp olsun hepimize inşallah.Kaleminize saglik.
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı olmuş. Emeğinize sağlık.
YanıtlaSilSomut bir başlangıç somut bir bitiş ne kadar gerçek. Bizleri o kadar düşündürüyorsunuz ki Allah razi olsun sizden. Yarın ne giysem ne yemek yapsam nereye gitsem deriz oysa az sonra ne olacağımızı bilmiyoruz? Yarın şunu giyecem de ölümü düşünüyor musun? Seni hayata küstürmüşler canım. Kafalar o kadar somut ki verilen cevaplar da somut oluyor. Rabbim bilinç açıklığı versin bizlere.
YanıtlaSil