İNSAN ve RABBİM

 

İNSAN ve RABBİM

Ey insan, kendimi yıllarca sana sevdirmeye çalıştım da sevmedin.

Ama RABBim beni her halimle sevdi.

Anne, baba, eş, evlat bile yeri geldi yüzünü döndü

Ama RABBim hiç dönmedi, son nefesime kadar bana mühlet verendi.

Ey insan, yıldızları, ayı ve güneşi sevince battı

Ama RABBim hiç “uful” (batan) etmedi.

Kötü günümde yanımdaymış gibi göründün,

İyi günümde içten içe kıskandın, layık görmedin

Ama RABBim güzellikleri kuluna layık görendi

Ve hatta o kadar Kerim ve Latif’ti ki

Hak ettiğimden çok daha fazlasını verdi.

Oysa, sen kaşıkla verince kepçeyle almak isteyendin.

Ey insan, sen ki kar edeceğin için feda edip “fedakar” gibi görünendin

Oysa, RABBim’in hiçbir kara ihtiyacı olmadığı gibi hiçbir şeyimi feda etmeme gerek kalmadan, merhametiyle sınavımı bozmadan verendi.

Ey insan, bozuldukça beni de bozdun,

Oysa, RABBim hep kulunu toparlayandı.

İnsan, nisyan(unutkanlık) ile bilinendi,

Oysa, RABBim ne uyur ne de unuturdu.

Ey İnsan, kendini çok marifetli bildin, aklından hep memnundun,

Oysa RABBim hep öğretip yetiştiren, “terbiye” edendi.

Ey İnsan, kibrinle kimseyi beğenmedin,

Oysa, RABBim en aciz kulunun bile hikayesini dinleyendi.

Sen kıymet bilmedin, O bildi.

Sen değer vermedin, O verdi.

Çünkü O Kıymet ve Değerin kendisiydi.

Ey insan, sen hep kendimi görmediğim gözümle beni görendin;

Acımasızca eleştirdin, irdelemedin.

Benim ayakkabılarımı giyip geçtiğim yollardan geçmedin,

Zorluklarımı, feda ettiklerimi, çektiklerimi bilmedin

Sonuçlarımı istedin.

Oysa, RABbim en hassas irdeleyendi.

Ey insan, ben senin tedarikçindim ve sen RABBini de tedarikçi zannettin.

Oysa, RABBim tedarikçimiz değildi.

O bizim asker arkadaşımız

Veya siparişimizi alan emir erimiz değildi.

Saklambaç oynadığımız kişi hiç değildi.

O bizzat oyunu kuran ve yönetendi.

Ey insan, küçük ayak oyunlarıyla beni alt etmeye çalıştın,

RABBim tuzak kuranların en hayırlısı idi.

Ey insan; sen vefasızdın, alacağını alıp gidendin.

Oysa, RABBim en minik emeği bile unutmayandı

Ey insan; sen hep kendini bir başkası ile kıyasladın, haddini aştın.

Oysa, RABBim kulunun tek “Rakib”i idi. Bu gerçek bir kıyastı ve sen O’na karşı hep mağdurdun. "İnsanın gazabından korktuğu için Allah yolundan mı döndün? Asıl benim gazabından korkmalı değil miydin?" diyor RABBimiz.

Ey insan, sen insanın gazabından korktuğun kadar RABBinin gazabından korkmadın.

Kıyaslarım gerçeğe döndüğünde

Ve tek “Rakib”imin yaratıcı olduğunu bildiğimde

Çok da heyecanlandırmaz oldu beni

Hiçbir şey…

Aşırılaşamıyorum, haddimi aşamıyorum, gerçeğimi kabul ettim.

Bildim ki RABBim insan gibi değil ve insan da RABBi gibi hiç değil…

O zaman RABBimi bildim, kendimi bildiğimde…

Ey insan, övgüye layık olarak nefsini gördün.

Oysa, övgüye layık olan bir tek RABBindi.

Alemlerin RABBine sonsuz şükürler olsun… 

===   

Deneyimsel Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerle yarını şekillendiren bir gerçeklik ilmidir. Bireylerin problemlerini çözmeleri ve hedeflerine ulaşabilmeleri için ihtiyaç duydukları yöntemleri öğretir.

 

Kim Kimdirİlişkide UstalıkBaşarı Psikolojisi programlarıyla mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara stratejiler sunar.


 ===

 

“Milyarlarca insan içinde, “bir” kişinin ne önemi olabilir ki?

 

Bunun cevabını o “bir” kişiye sorun!”

 


Yahya Hamurcu




Yorumlar

Sb dedi ki…
Düşüncenize kaleminize sağlık 💐
Figen Ekame dedi ki…
Ana Sayfa
Başarı Psikolojisi
İNSAN VE RABBİM
BY DENEYIMSEL TASARIM ÖĞRETISI SEMINERLERIMIZ HAKKINDA - TEMMUZ 06, 2024



İNSAN ve RABBİM
Ey insan, kendimi yıllarca sana sevdirmeye çalıştım da sevmedin.

Ama RABBim beni her halimle sevdi.

Anne, baba, eş, evlat bile yeri geldi yüzünü döndü

Ama RABBim hiç dönmedi, son nefesime kadar bana mühlet verendi.

Ey insan, yıldızları, ayı ve güneşi sevince battı

Ama RABBim hiç “uful” (batan) etmedi.

Kötü günümde yanımdaymış gibi göründün,

İyi günümde içten içe kıskandın, layık görmedin

Ama RABBim güzellikleri kuluna layık görendi

Ve hatta o kadar Kerim ve Latif’ti ki

Hak ettiğimden çok daha fazlasını verdi.

Oysa, sen kaşıkla verince kepçeyle almak isteyendin.

Ey insan, sen ki kar edeceğin için feda edip “fedakar” gibi görünendin

Oysa, RABBim’in hiçbir kara ihtiyacı olmadığı gibi hiçbir şeyimi feda etmeme gerek kalmadan, merhametiyle sınavımı bozmadan verendi.


Ey insan, bozuldukça beni de bozdun,

Oysa, RABBim hep kulunu toparlayandı.

İnsan, nisyan(unutkanlık) ile bilinendi,

Oysa, RABBim ne uyur ne de unuturdu.

Ey İnsan, kendini çok marifetli bildin, aklından hep memnundun,

Oysa RABBim hep öğretip yetiştiren, “terbiye” edendi.

Ey İnsan, kibrinle kimseyi beğenmedin,

Oysa, RABBim en aciz kulunun bile hikayesini dinleyendi.

Sen kıymet bilmedin, O bildi.

Sen değer vermedin, O verdi.

Çünkü O Kıymet ve Değerin kendisiydi.
Adsız dedi ki…
Kaleminize sağlık
kime yaklaştıysam sonu yalnızlık
anladım ki yok Allah tan başkasıyla yakınlık…
Zerrin dedi ki…
"Ey insan, sen insanın gazabından korktuğun kadar RABBinin gazabından korkmadın." :(
Ncy Bşl dedi ki…
İnsan unutan, nankörleşen, zulmeden, tartışan, hatırlayamaz, göremez olan; Rabbim ise gösteren, kurtulmamızı isteyen, ispatlar sunan, bize bizden yakın olan.
Adsız dedi ki…
Kaleminize sağlık, ne güzel yazmışsınız.
Adsız dedi ki…
İnsanın en yakını en sevdiği Rabbi olmalı…
İnsanlara teşekkürümüz Rabbimize şükrümüzden fazla ise Rabbimize samimiyetimiz şüpheli …
Havva Ağırdil dedi ki…
Gerçek adresi göstermiş bu yazıyla kalemine sağlık.