ŞÜKÜR

 

Macide, elinde kahvesiyle yağan yağmuru izlerken sabah olanları düşünüyordu.  Evliliğinde bir şeyler yolunda gitmiyordu. Çok emek verdiği halde eşinin yaptığı eleştiriler canını yakmıştı. Bu evlilik için hayatındaki birçok şeyi değiştirmişti. Yaşadığı şehir, iş yeri, evi, eşyaları hepsi değişmişti. Alışmaya çalışıyordu ama birçok konuda acemilik yaşıyordu. Bu yüzden de hataları oluyordu. Fakat eşi onun çabasından ziyade sonuçtaki eksikliklere odaklanıyordu. Bu yüzden çok eleştiren ve şikâyet eden bir kişiye dönüşmüştü.

Macide neden böyle olduğunu düşünüyordu:

“Eşim bende bu kadar çok hata görürken ben neden onda hata aramıyorum. Kendi yoğunluğumun içinde debeleniyorum. Aslında o da mükemmel değil. Yine de ben onun kadar eleştirmiyorum. Peki ama, neden?”

Bunları düşünürken babaannesinin söyledikleri düştü aklına:

“Şükürlü insan payına düşenden razıdır ama çabalar. Şükürsüz insan ise hep sonuç ister. İstekleri olmadıkça da şikayet eder. Her şikayet de başka bir şikayeti doğurur. “

Ne kadar da doğru demişti babaannesi.

“Peki o zaman kim şükürlü, kim şükürsüz?” dedi kendi kendine. Kendisini de eşini de daha ince tartmalıydı.

Deneyimsel Tasarım Öğretisi der ki : İnsana teşekkürü olanın yaratıcıya da şükrü olur. Teşekkür edemeyen insanın adaletinde sıkıntılar vardır.

Aklına arkadaşı Merve geldi. Merve çok iyi analiz eder ve çözüm önerisinde bulunurdu. Onu aradı. Uzun bir görüşmenin ardından rahatlamıştı. Merve’nin söylediği şeyler kendine dönmesini sağlamıştı.

“Yani tüm problem eşimde değil aslında öyle mi? Ben ne kadar bir işte zorlandığımda rica edebiliyorum? Her şeyi yapmaya çalıştıkça hatalar içinde kayboluyorum demek... Eşimden destek istesem belki ne denli zorlandığımı anlar ve daha çok destek olur.” dedi kendi kendine.

“Peki o zaman kim şükürlü, kim şükürsüz?” sorusu nerelere götürmüştü onu? Hayatı bu kadar değişse de yeteri derecede şükretmiyordu demek…Eşi de sonuçtaki eksikliklere odaklanıp şükürden uzaklaşıyordu demek…

“Rica edebilen, özür dileyebilen, teşekkür edebilen insan olmak…“ Bu özelliklerin sadece eşinde değil kendinde de olmadığını fark ettiğinde çok üzüldü. Eşinin eleştirilerine üzülürken içmeye başladığı kahveden, nerelere varmıştı. Aslında eşiyle beraber aşması gereken daha büyük problemleri olduğunu anlamıştı. Bundan sonra meselenin aslında daha çok kendi yapıp ettikleriyle ilgilenmek olduğunu düşündü. Belki onun ricası eşinin şikayetlerini teşekküre çevirecekti.

Kim bilir, belki o zaman şükür yolunda beraber ilerleyebilirlerdi.

Şükrün hayatımızda olabileceği güzel günlere…

===   

Deneyimsel Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerle yarını şekillendiren bir gerçeklik ilmidir. Bireylerin problemlerini çözmeleri ve hedeflerine ulaşabilmeleri için ihtiyaç duydukları yöntemleri öğretir.

 

“Kim Kimdir”, “İlişkide Ustalık”, “Başarı Psikolojisi” programlarıyla mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara stratejiler sunar.

 ===

 

“Milyarlarca insan içinde, “bir” kişinin ne önemi olabilir ki?

 

Bunun cevabını o “bir” kişiye sorun!”

 

Yahya Hamurcu